[Uzman Klinik Psikolog Naz Akkuş] Siteniz WordPress 6.8.2 sürümüne güncellendi
Merhaba! https://nazakkus.com siteniz otomatik olarak WordPress 6.8.2 sürümüne güncellendi.
Sizin başka bir şey yapmanıza gerek yok. 6.8.2 sürümü hakkında ayrıntılı bilgi almak için WordPress hakkında ekranına bakın:
https://nazakkus.com/wp-admin/about.php
Bir sorunla karşılaşırsanız ya da desteğe gerek duyarsanız WordPress.org destek forumlarındaki gönüllüler yardımcı olabilir.
https://wordpress.org/support/forums/
Ayrıca bazı tema veya eklenti güncellemeleri var. Bunları lütfen güncelleyin:
https://nazakkus.com/wp-admin/
WordPress ekibi
Devamını Oku[Uzman Klinik Psikolog Naz Akkuş] Yeni bir kullanıcı hesap açtı
Uzman Klinik Psikolog Naz Akkuş sitenizde yeni kullanıcı hesabı açıldı:
Kullanıcı adı: dilsad_dijimod
E-posta: dilsad@dijimod.com.tr
Devamını Oku[Uzman Klinik Psikolog Naz Akkuş] Siteniz WordPress 6.8.1 sürümüne güncellendi
Merhaba! https://nazakkus.com siteniz otomatik olarak WordPress 6.8.1 sürümüne güncellendi.
Sizin başka bir şey yapmanıza gerek yok. 6.8.1 sürümü hakkında ayrıntılı bilgi almak için WordPress hakkında ekranına bakın:
https://nazakkus.com/wp-admin/about.php
Bir sorunla karşılaşırsanız ya da desteğe gerek duyarsanız WordPress.org destek forumlarındaki gönüllüler yardımcı olabilir.
https://wordpress.org/support/forums/
Ayrıca bazı tema veya eklenti güncellemeleri var. Bunları lütfen güncelleyin:
https://nazakkus.com/wp-admin/
WordPress ekibi
Devamını Oku
Depresyon: Görünmeyen Yükün Farkına Varın
Günümüzde birçok kişi, zaman zaman kendini mutsuz, umutsuz veya enerjisiz hissetmektedir. Ancak bu duygular uzun süreli ve gündelik yaşamı olumsuz etkileyecek boyuttaysa, bu durum depresyonun bir işareti olabilir. Depresyon, yalnızca “mutsuz olmak”tan çok daha fazlasıdır; bir ruh sağlığı bozukluğu olup, kişinin düşüncelerini, duygularını ve davranışlarını derinden etkileyebilir.
Depresyonun Belirtileri Nelerdir?
Depresyon belirtileri kişiden kişiye değişebilir. En yaygın belirtiler şunlardır:
- Sürekli üzgün veya boş hissetmek
- Zevk aldığınız aktivitelerden artık keyif almamak
- Uyku problemleri (uyuyamama veya aşırı uyuma)
- Yorgunluk ve enerji kaybı
- Konsantrasyon zorluğu
- Değersizlik veya aşırı suçluluk hisleri
- İştahta değişiklik ve kilo kaybı veya artışı
- Ölüm veya intihar düşünceleri
Depresyonun Nedenleri
Depresyonun tek bir nedeni yoktur; birçok faktör bir araya gelerek bu duruma yol açabilir:
- Biyolojik Faktörler: Beyindeki kimyasal dengesizlikler ve genetik yatkınlık.
- Psikolojik Faktörler: Özgüven eksikliği, travmatik yaşanmış olaylar.
- Çevresel Faktörler: Sosyal izolasyon, iş stresi, maddi sorunlar veya önemli bir kayıp.
Nasıl Başa Çıkabilirsiniz?
Depresyon ciddi bir rahatsızlık olsa da, yardımla birlikte başa çıkmak mümkündür. İşte bazı öneriler:
- Profesyonel Destek Alın: Bir uzman psikolog veya psikiyatristten yardım almak tedavinin ilk adımıdır.
- Fiziksel Aktivite: Düzenli egzersiz, beyindeki mutluluk hormonlarının salınımını tetikler.
- Sosyal Bağlantılar Kurun: Sevdiklerinizle vakit geçirmek, içsel destek sağlar.
- Kendi Kendinize Nazik Olun: Kendinizi suçlamaktan kaçının ve ihtiyacınız olduğunda dinlenin.
- Günlük Tutun: Duygularınızı yazmak, içsel bir farkındalık yaratabilir.
Ne Zaman Yardım Almalısınız?
Depresyon belirtileri iki haftadan uzun sürdüğünde ve gündelik hayatınızı etkilediğinde profesyonel yardım almak önemlidir. Özellikle intihar düşünceleri varsa, derhal bir uzmana başvurmalısınız.
Unutmayın:
Depresyon bir zayıflık değil, tedavi edilebilir bir rahatsızlıktır. Kendinize ve sevdiklerinize karşı nazik olun. Yardım istemek bir cesaret göstergesidir.
Bu yazı bilgilendirme amaçlı yazılmıştır. Daha fazla bilgi ve destek almak için bize ulaşabilirsiniz.
Devamını Oku
Travmalar: Zihnin ve Ruhun Görünmeyen Yaraları
Hayatın içinde bazen aniden gelen bir olay, bazen de uzun süre devam eden olumsuz deneyimler bizde derin izler bırakabilir. Bu izler zaman zaman görünmez olabilir; ancak ruhumuzda, zihnimizde ve hatta bedenimizde etkilerini hissettirir. İşte bu derin izlere “travma” diyoruz.
Travma Nedir?
Travma, kişinin fiziksel ya da duygusal olarak aşırı stres yaşadığı bir deneyim sonucunda ortaya çıkan bir durumdur. Bu tür bir deneyim, kişinin kendini güvende hissetme duygusunu sarsar ve dünyaya bakışını değiştirebilir. Travmalar tek bir olay sonucu (tekil travmalar) gelişebileceği gibi, uzun süreli ve tekrarlayan olumsuz yaşantılar sonucu da (karmaşık travmalar) ortaya çıkabilir.
Travmaya Neler Sebep Olur?
Travmanın nedenleri kişiden kişiye değişir. Aynı olay birini derinden etkileyebilirken, bir başkası üzerinde daha hafif bir etki bırakabilir. Yaygın travma nedenlerinden bazıları şunlardır:
- Doğal afetler (deprem, sel, yangın gibi)
- Kazalar (trafik kazaları, iş kazaları)
- Fiziksel, duygusal veya cinsel istismar
- Ani kayıplar ve yas süreçleri
- Şiddet ve savaş deneyimleri
- Zorbalık ve ayrımcılık
- Çocukluk döneminde ihmal ve kötü muamele
Travmanın Belirtileri Nelerdir?
Travma yaşayan kişiler, farklı belirtiler gösterebilir. Bunlar hemen ortaya çıkabileceği gibi, bazen aylar veya yıllar sonra da kendini gösterebilir. Yaygın belirtiler şunlardır:
- Sürekli endişe ve korku hali
- Kabuslar ve uyku problemleri
- Olayla ilgili sürekli düşünceler (flashbackler)
- Konsantrasyon güçlüğü
- Sosyal ortamlardan uzaklaşma
- Ani öfke patlamaları veya duygusal dalgalanmalar
- Bedensel şikayetler (baş ağrısı, mide problemleri vb.)
Travma ile Nasıl Baş Edilir?
Travma sonrası iyileşme süreci kişiye ve yaşanan olaya göre değişkenlik gösterir. Fakat atılabilecek bazı temel adımlar vardır:
- Destek Alın: Güvendiğiniz kişilerle duygularınızı paylaşın. Profesyonel bir psikolog ya da psikiyatrdan destek almak iyileşme sürecinizi hızlandırabilir.
- Rutinlere Dönün: Günlük yaşantınızı sürdürmek, kontrol duygunuzu yeniden kazanmanıza yardımcı olur.
- Fiziksel Aktivite: Yürüyüş gibi hafif egzersizler stresin azalmasına katkı sağlar.
- Duygularınızı Kabul Edin: Travma sonrası birçok duygu yaşamak normaldir. Kendinize bu duyguları yaşamak için izin verin.
- Farkındalık ve Nefes Egzersizleri: Zihninizi rahatlatmak için nefes çalışmaları ve meditasyon faydalı olabilir.
Profesyonel Destek Ne Zaman Alınmalı?
Travmanın etkileri zamanla azalmazsa ve günlük hayatınızı olumsuz yönde etkilemeye başlarsa, profesyonel destek almak önemlidir. Özellikle aşağıdaki durumlarda bir uzmana başvurmanız önerilir:
- Günlük işlevselliğin ciddi şekilde bozulması
- Sürekli tekrarlayan travma anıları ve kabuslar
- Aşırı öfke, umutsuzluk ve çaresizlik hisleri
- İntihar düşünceleri
Sonuç
Travma, kişinin yaşamında önemli bir dönüm noktası olabilir; ancak bu, yalnız başa çıkılması gereken bir durum değildir. Destek almak, duygularınızı paylaşmak ve kendinize zaman tanımak iyileşme yolculuğunuzda önemli adımlardır. Unutmayın, yardım istemek bir zayıflık değil, güçtür.
Eğer siz ya da sevdikleriniz travmayla baş etmeye çalışıyorsanız, bir uzmandan yardım almaktan çekinmeyin. Ruh sağlığınız, yaşam kalitenizin temelidir.
Devamını Oku
Anksiyete Bozuklukları: Belirtileri, Nedenleri ve Başa Çıkma Yolları
Günümüzde birçok insanın yaşamının bir döneminde kaygı yaşaması oldukça normaldir. Ancak bu kaygı, günlük yaşamı olumsuz etkiliyor ve uzun süre devam ediyorsa, anksiyete bozukluğu söz konusu olabilir. Peki anksiyete bozukluğu nedir, belirtileri nelerdir ve bu durumla nasıl başa çıkılır? İşte merak edilen tüm detaylar.
Anksiyete Bozukluğu Nedir?
Anksiyete bozukluğu, kişinin sürekli ve aşırı kaygı, endişe ya da korku hissetmesiyle karakterize bir ruhsal sağlık durumudur. Bu durum, kişinin sosyal hayatını, iş performansını ve genel yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir. Anksiyete, bazen belirgin bir sebep olmadan da ortaya çıkabilir ve kişinin düşüncelerini sürekli olumsuz bir döngüye sokabilir.
Anksiyete Bozukluğunun Belirtileri
Anksiyete bozukluğu belirtileri kişiden kişiye değişebilir. Yaygın belirtiler şunlardır:
- Sürekli huzursuzluk ve gerginlik hissi
- Kalp çarpıntısı, nefes darlığı ve terleme
- Kas gerginliği ve baş ağrıları
- Konsantrasyon güçlüğü
- Uyku problemleri (uyuyamama veya sık uyanma)
- Sindirim sorunları (mide bulantısı, ishal veya kabızlık)
- Kontrol kaybı veya “delirme” korkusu
Bu belirtiler, kişinin günlük yaşamında işlevselliğini azaltabilir ve sosyal ilişkilerinde sorunlara yol açabilir.
Anksiyete Bozukluğunun Nedenleri
Anksiyete bozukluklarının kesin bir nedeni olmamakla birlikte, birden fazla faktör bu duruma yol açabilir:
- Genetik yatkınlık: Ailede anksiyete bozukluğu öyküsü olan kişilerde risk daha yüksektir.
- Beyin kimyası: Serotonin ve dopamin gibi kimyasal dengesizlikler anksiyete ile ilişkilidir.
- Çevresel faktörler: Travmalar, stresli yaşam olayları veya çocuklukta yaşanan olumsuz deneyimler anksiyete riskini artırabilir.
- Kişilik özellikleri: Mükemmeliyetçi, aşırı hassas veya çekingen kişilerde anksiyete daha sık görülür.
- Fiziksel sağlık sorunları: Tiroid problemleri veya kalp hastalıkları gibi bazı sağlık sorunları da anksiyeteyi tetikleyebilir.
Anksiyete ile Başa Çıkma Yolları
Anksiyete bozukluğuyla başa çıkmak için birçok etkili yöntem bulunmaktadır. İşte bazı öneriler:
- Profesyonel Destek Alın: Bir psikolog veya psikiyatristten destek almak, anksiyete ile başa çıkmada önemli bir adımdır. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) gibi terapi yöntemleri oldukça etkilidir.
- Fiziksel Aktivite: Düzenli egzersiz yapmak, stres hormonlarını azaltarak kaygıyı hafifletebilir.
- Nefes ve Gevşeme Egzersizleri: Derin nefes alma, meditasyon ve yoga gibi teknikler rahatlamaya yardımcı olur.
- Uyku Düzenine Dikkat Edin: Yeterli ve kaliteli uyku, anksiyetenin azalmasında önemli bir rol oynar.
- Kafein ve Alkol Tüketimini Sınırlayın: Bu maddeler kaygıyı artırabileceğinden dikkatli tüketilmelidir.
- Olumlu Sosyal İlişkiler Kurun: Güvenilir bir destek ağı, zor zamanlarda moral kaynağı olabilir.
- Hobiler ve İlgi Alanları Edinin: İlgi duyulan aktivitelere zaman ayırmak, zihni rahatlatır ve kaygı seviyesini düşürür.
Ne Zaman Profesyonel Yardım Almalısınız?
Anksiyete belirtileri yoğunlaşıyor, uzun süre devam ediyor ve günlük yaşamınızı ciddi şekilde etkiliyorsa bir uzmana başvurmanız önemlidir. Özellikle aşağıdaki durumlarda gecikmeden profesyonel destek alın:
- Kaygılarınız kontrol edilemeyecek düzeydeyse
- Uyku, iş ve sosyal hayatınızda belirgin sorunlar yaşıyorsanız
- Panik atak benzeri krizler geçiriyorsanız
- Kendi kendinize başa çıkamıyorsanız
Sonuç
Anksiyete bozukluğu, tedavi edilebilir bir ruhsal sağlık sorunudur. Erken tanı ve uygun bir tedavi planı ile bu durumun üstesinden gelmek mümkündür. Kendinize karşı sabırlı olun ve ihtiyaç duyduğunuzda profesyonel destek almaktan çekinmeyin.
Unutmayın, ruh sağlığınıza göstereceğiniz özen, yaşam kalitenizi önemli ölçüde artıracaktır.
Devamını Oku